BÖLÜM 1: GÖZ - ZAMAN KUYUSU ( 5 bölümlük Serisi )

ZAMAN KUYUSU

BÖLÜM 1: GÖZ

Zaman, kimilerine göre bir çizgidir; düz, kararlı, ileriye doğru akan bir nehir gibi. Ama bir astronot için, zaman ne çizgidir, ne de bir çember. Zaman, sessiz bir tanık gibidir bazen. Ve bazen de acımasız bir hâkim.

Kaptan Levent Karaca, yılların tecrübesiyle yüzüne kazınmış çizgileri, zamanın kendisi kadar iyi tanıyordu. Galaksinin ücra bir köşesindeki Eon-9 gezegenine yaptıkları bu keşif yolculuğu, bilimsel bir projeden öteye geçmeyecekti normalde. Ta ki, orada bulunan anomaliye kadar.

Zaman Kuyusu...

Bu, ekibin içinde ilk fark eden Levent olmamıştı. Genç astrofizikçi Nina, "Burada bir şeyler ters," demişti. "Cihazlar ölçüm yapmıyor, sinyaller bir ileri bir geri görünüyor."

İşte oradaydı: Zamanın ileri değil, geri aktığı bir bölge. Gözle görülür bir delik, bir çökünce. Adeta evrenin unuttuğu bir burkulma.

Levent o gece uyuyamadı.

Zamanı geri almak fikri, teorik olarak biliniyordu. Ama onu kullanmak... Bu, bilimden çok, Tanrı'ya ait bir yetki gibiydi. Ama Levent'in bir Tanrı kompleksinden çok, bir yürek yarası vardı.

Ayşe.

Dünyada bıraktığı kadın, hayatının anlamıydı. Kanser hücreleri, sevdiklerinden daha sadık çıkmıştı ona. Ayşe öldüğünde, Levent gökyüzüne bakmış ve şöyle demişti: "Eğer zaman sadece ileri akıyorsa, ben neden hep geriye bakıyorum?"

Şimdi o kuyunun başındayken, kararın eşiğindeydi. Oraya girerse, ne olacağı belirsizdi. Ama Ayşe'nin yaşadığı bir ana geri dönebilme ihtimali... Bu, bilimin ötesinde bir arzuydu. Bu, aşktı.

Ekibe hiçbir şey söylemeden, gece yarısında zaman kuyusuna doğru yürüdü.

Her adımda bedeninde bir tuhaflık hissediyordu. Zaman, derisinin altından sızıyordu sanki. Gözleri karardı, kulakları çınladı. Ve sonra...

…ve sonra gökyüzündeki renkler değişti. Ayşe’nin saçındaki koku gibi bir yaz sabahının sıcağı vurdu yüzüne.

Dünya'ya geri mi dönmüştü? Zamanda geri mi gitmişti? Ayşe yaşıyor muydu? Yoksa bambaşka bir gerçekliğe mi geçmişti?

Gözlerini açtı.

Ve onu gördü. Ayşe, bir bankta oturuyordu. Elinde kitap, gülümseyerek...

Ama bir şeyler farklıydı.

Levent tanıyordu bu anı. Bu, Ayşe'yle ilk kez tanıştığı gündü. Ama kendisi orada değildi. Yani eski Levent... eksikti.

Zaman geriye sarılmıştı, evet. Ama eski haliyle değil. Boş bir sayfa gibiydi. Ve o sayfaya yeniden yazması gereken, kendisiydi.

Ama Zaman Kuyusu’nun bir bedeli vardı. Bu, sadece bir başlangıçtı.

Devamı gelecek: BÖLÜM 2 - " YANKI "

@zeytine.batmayan.catal 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aralık ve Yağmurlar ...

Yıldızların Arasında Bir Kalp

Karın Büyüsü: Edebiyattan Geleneklere, Psikolojiden Ev Hâline Kadar